Pages

11 Aralık 2011 Pazar

Gelişim Alanları- Sayfa 68


Psikomotor  Gelişiminin Tanımı ve Önemi
Çocuk organizmasını, yetişkinden ayıran en önemli özellik, sürekli büyüme, gelişme ve değişme süreci içinde olmasıdır. Bu değişim süreci içerisinde çocu­ğun gelişimi, görünür ve görünmez büyümeyi içerir. Görünür büyüme, bedenin boyutlarında, biçiminde ve oranındaki değişmedir. Görünmez büyüme ise iç or­ganlarda meydana gelen değişmedir. İşte bu görünür gelişimlerden bir tanesi mo­tor gelişimdir.
Motor kelimesi tek başına "hareket" anlamına gelir. Yetişkinler gibi çocuğun da hareket etmeye ihtiyacı vardır. Çocuk doğduğu günden itibaren bu ihtiyacını gidermek için, yattığı yerden başını kaldırma, göğsünü kaldırma, ellerini, kolla­rını, bacaklarını hareket ettirme, dönme, emekleme gibi davranışları kazanır. Dü­şünülmeden, bağımsız olarak yapılan bu ilk hareketler daha sonra vücut hareket­lerine, zamanla dış uyarıcıların kontrolü ile çeşitli motor etkinliklere dönüşür. Bireyin eklem, kas ve ses tellerini amaçlı olarak kullanmasına motor hareketler denir. Çocukların motor davranışlarının gelişimi refleksler, duruşa ait hareketler, yürüme, koşma, atlama gibi beceriler şeklinde olmaktadır.
 Motor gelişim, fiziksel büyüme ve gelişme ile birlikte beyin - omurilik geli­şimi sonucu organizmanın isteme bağlı olarak hareketlilik kazanmasıdır. Kilo ar­tışı, boy uzaması ve kas gelişimine, diğer bir deyişle fiziksel gelişime paralel ola­rak hareket ve becerilerin kazanılmasında sinir sistemi ve kasların gelişimi önemli bir yer tutar. Bu becerilerin kazanılması doğum öncesi dönemde başlar ve ömür boyu devam eder.
PSİKOMOTOR DAVRANIŞLAR


Ruhsal nedenler ile yapılan, motifleri ruhsal olan bütün hareket ve davranışlar, psikomotor kavramı içinde incelenirler. Bu hareket grubu içi­ne bir müzik aleti çalmaktan, yürümeye,  resim yapmaktan konuşmaya kadar, birbirleri ilgili ya da ilgisiz, hareketler girer. Psikomotor hareketlerin bir kısmı, örneğin jestler ve mimikler, bilinçsiz olarak gerçekleşir. Bir kısmı ise, bilinçli ve istemlidirler. Bir diğer kısmı ise, başlangıçta bi­linçli olarak kazanılır,  daha sonra,  otomatikleşerek bilincin 

katılmasını gerektirmez. Örneğin araba kullanmaya başlayan bir sürücü adayı, baş­langıçta vites değiştirirken bilinçli hareket eder, ustalaştıktan sonra ise hareketleri tamamen otomatikleşmiştir.  Psikomotor hareketlerin sporda­ki önemi, iki özelliğinden kaynaklanır. Birincisi, insanların bir kısmı bazı hareketler için doğuştan özel yeteneklere sahiptirler. Bazı insanlar, bir müzik aletini çalmayı, diğer insanlardan daha kolay öğrenir veya daha güzel resim yapabilirken,   bazı daha uzağa atlayabilirler ya da daha hızlı koşabilirler.  Bu yeteneklerin önceden saptanabilmesi, gençleri belli mesleklere veya belli spor dallarına yöneltmede çok önemlidir. Psikomo tor hareketlerin sporda önemli olan ikinci özelliği, bunların öğretebilmesi ve geliştirilebilmesidir:  Burada elbette ki uygun yöntemlerin kullanılması çok önemlidir. Bir psikomotor hareketin ruhsal dayanağı ne kadar yük sekse,  onun sporcuya kazandırılması ve geliştirilmesi olasılığı o kadar fazladır. Örneğin bir futbolcuya uygun yere pas atmayı öğretmek,   ona çalım atmayı öğretmekten daha kolaydır.





Psikomotor Yetenekler
Kuvvet
Bütün psikomotor davranışların öğrenilmesi bir kuvvet gerektirir.Koşma,atlama,tırmanma,yürüme hatta bir parmağın kıpırdatılması bile kuvvet ister.Bütün vücudun genel bir kuvvetinin olması gerektiği gibi gövdenin kol ve bacakların elin ve parmakların öğrenilecek psikomotor davranışları yapabilecek kuvvete sahip olması gerekir.
Harekete hazır olma
Vücudun etkilere karşı tepki göstermeye hazır olması gereklidir. Etki ile bu etkiye yapılan tepkinin arasında geçen zaman reaksiyon zamanıdır.Reaksiyon zamanı ne kadar kısa olursa psikomotor öğrenmede o kadar hızlı olur.Psikomotor öğrenmede genel olarak bütün vücudun tepkiye hazır olması gereklidir.Özellikle kol ve bacakların ve elin tepki yapabilecek olgunluğa ulaşması gerekir.
Hız
 Psikomotor davranışların kendine özgü bir yapılış hızı vardır.Bir davranışın gerekti-ğinden az hızda veya çok hızda yapılması halinde organizma tehlikeye girebilir. Örneğin bir makinede çalışmasını öğrenecek bir öğrencinin gereken hızda hareket edememesi onun kolunun veya hayatının tehlikeye girmesine sebep olabilir.Psikomotor öğrenmede özellikle koşun ve parmakların gereken hızı kazanması çok önemlidir.
Durgun Dikkat
Birçok psikomotor öğrenme bir olayın veya işin devamlı ve keskin bir şekilde dikkatli olarak izlenmesini gerektirir.Öğrenci birçok durumlarda vücudunu oynatmadan dengeli bir şekilde uzun süre durmak zorunda kalacaktır.
Dinamik Dikkat 
Bazı davranışlar öğrencinin hareket halindeyken bir olaya dikkat etmesini ve olaya uygun davranışlar yapmasını gerektirecektir.Örneğin voleybol oynayan bir öğrencide dinamik bir dikkatin olması gerekir.Çocukta dinamik dikkat gelişmemişse bu psikomotor öğrenmeyi yapamaz.
Koordinasyon
Psikomotor öğrenmenin pek çoğu birden fazla organların çalışmasını gerektirir.En yalın bir davranışta bile göz el kol veya ayak gövde ile ayağın veya iki elin bir düzen içinde çalışması oldukça zordur.Öğrenilecek davranışları yapacak organları arasında yeterli koordinasyonu kuramıyorsa çocuk o davranışı öğrenemez.
Esneklik
Vücudun gerektiği zaman öne yana geriye ve istenen yönlere eğilmesi yani esnek olması gereklidir.Gövdenin bacakların yeterli esnekliğe sahip olmadığı zamanlarda psikomotor davranışları öğrenmek mümkün değildir.

0-12 Yaş Çocuklarında Psikomotor Gelişim Aşamaları
Psikomotor gelişim sürecinde içten ve  dıştan gelen süreçlerin etkileşiminin sonucu 
olarak basit reflekslerle başlayan baş, boyun ve gövde kaslarının kontrolü  aşamalar şeklinde  gelişir. Benzer  şekilde motor becerilerin temeli olan oturma, emekleme, yürüme, koşma,  atlama, tırmanma gibi büyük kas motor etkinlikleri ve uzanma, tutma, bırakma, fırlatma gibi  elin yönetimi ile ilgili küçük kas motor etkinlikleri de aşamalar hâlinde gelişir.   Gallahue , motor gelişimini çocukluk dönemi ile  sınırlayarak incelemiş ve  kuramını piramit modeli ile açıklamıştır. Bu modele göre her bir motor gelişim dönemi, bir  diğerinin üzerine kurulur. Piramidin temeli, refleksif hareketler dönemini göstermektedir. Bu  dönemi, ilkel hareketler dönemi ve temel hareketler dönemi takip eder. Piramidin tepe  noktasını spor hareketleri dönemi oluşturur.





Refleksif Hareketler Dönemi ( 0 – 1 Yaş)   
Refleksin kelime anlamı “dıştan gelen bir uyarı sonucu doğan, irade  dışı fiziksel 
yanıt”.  
Yeni doğan, dünyaya pek çok refleksle gelir. Bebek, bu refleksleri isteyerek 
yapmakta; hareketlerini kontrol altına alamamaktadır. 
Bu reflekslerden bazıları,bebek  büyüdükçe ve isteyerek yaptığı hareketler arttıkça ortadan kaybolur. Bazılarına ise yetişkin  döneminde de rastlanabilir. Örneğin ani ışığa gözlerin tepki vermesi gibi. 
Yeni doğan bebeğin en bilinen ve en sık rastlanan bazı refleksleri şunlardır: 



İlkel Hareketler Dönemi ( 1 – 2 Yaş ) 
Bu döneme ait hareket yeteneklerinin gelişmesi, hem çevresel faktörlere hem de  olgunlaşma faktörlerine bağlıdır. Olgunlaşma, hareket yeteneklerinin bir  sıra izlemesini  sağlar. Çevresel faktörler ise hareket yeteneklerinin ortaya çıkış hızını düzenlerler.  
İlkel hareketler döneminin üç temel ögesi; denge, yer değiştirme ve el becerileridir.  Becerili el hareketleri, çeşitli beden bölümleri arasında koordinasyon gerektirir. En temel üç  hareketi, uzanma, yakalama ve bırakma olarak incelenmiştir.


Temel Hareketler Dönemi (2-6 Yaş)
Yaşamın ikinci  yılından başlayarak yedinci  yılına kadar geçen süre temel becerilerin  kazanıldığı dönemdir. Tüm çocukların ortak özellik taşıması ve yaşam için gerekli beceriler  olduğundan ‘temel beceriler’ ismini almıştır. Bunlar koşma, atlama,  sıçrama, sekme,  yakalama, fırlatma, topa ayakla vurma gibi hareketlerdir. 
İki yaşından sonra temel hareketler kaba bir  şekilde ortaya  çıkar. Önce çocuk, kendi  bedeninin hareket becerisini anlamak ve bunu denemek için çaba gösterir. Daha sonra bedeni  üzerindeki kontrolü ile hareketlerini daha uyumlu ve kontrollü yapmaya başlar. Dönemin  sonlarında ise çocuk, uyumlu ve kontrollü gelişmiş hareketlerini mekanik yönden etkili  olarak gerçekleştirir. 5-6 yaş döneminde temel beceriler olgunlaşmış olarak görülür.  Çocuğun olgunlaşmasında iyi bir  öğretim verilmesi, cesaretlendirilmesinin ve alıştırma  olanağı yaratılmasının önemi büyüktür.  




Sporla İlgili Hareketler Dönemi :(7-12 Yaş) 
Bu dönem, genelde 7 yaş yukarısını kapsar.  İlkokul çocukları, yeni beceriler 
kazanmaktan çok daha önce kazandıkları temel becerileri daha akıcı ve doğru olarak ortaya  koyarlar. Burada ’spor’ terimi geniş anlamıyla kullanılmıştır. Yani yalnız yarışma değil; aynı zamanda  eğlence ve spor etkinlikleri açısından gönüllü katıldıkları faaliyetler; oyun, dans  gibi aktiviteleri de kapsayan bir araç olarak benimsenmiştir.  
Bu dönemdeki gelişim  hızı psikomotor olgunluğa ve duygusal etkinliklere bağlıdır. 
Yedi yaşından on yaşına kadar olgunlaşmış olan temel becerilerini birleştirerek sporla ilgili  beceriler de kullanma başlar. Kuvvet, dayanıklılık,  hız, denge gibi özelliklerin gelişmesiyle  performans artar. Değişik  hızlarda ip atlama, taş sektirme ve top  fırlatma gibi harekeler bu  evrimin tipik geçiş hareketleridir. Hareketler giderek daha karmaşık ve spor türüne özgü  seçilmeye başlanır. 11 yaşından sonra beceri gelişmesinde bireysel farklılıklar ve bir branşa  (statüye bağlı olarak) yönelme ortaya  çıkar. Kapsamlı alıştırma ile yeni birçok hareket  öğrenilmiş ve pekiştirilmiş olur. Çocuklar, hareket becerilerini  öğrenmeye ve yarışmaya çok  isteklidirler. Daha sonraki yaşlarda ise spor dalına özgü hareketler ve becerilerle yaşlara göre  spor dalları söz konusu olur. 




Psikomotor Gelişiminde Bireysel Farklılıklar ve Önemi



Çocuğun gelişimi, bireye ebeveynlerden geçen genlerin yani kalıtımın ve yaşadığı
ortamın (çevresel faktörlerin) etkisi altındadır. Tüm bireyler, kendi gelişim çizgilerinde belirli bir sırayı izleyerek ilerleme kaydederler. Tüm gelişim dönemlerinde olduğu gibi motor gelişiminde de dönemlere ilişkin yaş belirlemeleri yalnızca genel sınırlardır. Her bireyin kendine özgü düşünme, hareket etme, hissetme, konuşma ve anlama biçimi vardır.
Psikomotor gelişim becerileri, genelde gözlenebilir beceriler olduğu için çocukta
gerçekleşen farklılıklar daha somut olarak fark edilir. Örneğin çocuğun geç yürümesi
ailelerde “acaba bir problem mi var?” sorusunu getirir. Oysa fiziksel bir sorun yoksa çocuk birkaç ay geç olarak bağımsız yürüme becerisini geliştirebilir. Başlangıçta da belirtildiği gibi psikomotor gelişimdeki farklılıklarda hem çevre hem de soya çekimin etkisi bilinmektedir.
Ebeveynlerden kalıtsal olarak geçen özellikler, her çocuğun büyüme ve gelişme
oranını, boy uzunluğunu, kemik ve cinsiyet yönünden gelişimini tayin eder. Buradaki
bireysel ayrılık, çocuğun kalıtım yolu ile aldığı büyüme özelliklerine; becerileri, öğrenmeye az ya da çok yetenekli olmasına dayanır.
Çevre; Çocuğun, doğup büyüdüğü çevre de psikomotor gelişmede etkilidir. Aile
yapısı, sosyoekonomik ve kültürel düzeyinin motor gelişiminde etkili olduğu yapılan
araştırmalarda da belirtilmiştir. Ailenin çocuğu motive edici olması korkularını anlaması ve ona göre tavır takınması pek çok motor becerinin öğrenilmesinde etkilidir. Aynı zamanda sosyoekonomik düzeyde sağlıklı beslenmenin öneminin olduğu düşünülürse sağlıklı motor gelişimi becerileri kazanmada ilişkili olduğu gözlenebilir. Sağlıksız koşullar psikomotor gelişimi engeller. Çocuğun bulunduğu çevresel ortam da önemlidir. Apartmanlarda hareket kısıtlılığı yaşayan çocukların, açık havada daha çok oyun oynayan, sportif tesislerden yararlanan çocuklara nazaran motor becerilerinin daha az gelişmiş olduğu görülür.
Genelde, 6 aydan 1 yıla kadar kazanılan motor yetenek sayısında bireysel farklılıklar
görülmektedir. Bu bireysel farklılıklar, bazı çocukların yeni motor becerileri öğrenmeye neden hazır olup olmadıklarını açıklayabilir.

Psikomotor Gelişimi Destekleyen Oyun Örneği:
OYUNUN ADI: BAHÇIVAN VE YARAMAZ ÇOCUK

GELİŞİM ALANI: Psikomotor alan.

AMACI: Bedensel koordinasyon gerektiren hareketleri yapabilme.



ARAÇ- GEREÇ: --
OYUNCU SAYISI: Sınıf mevcudu.
YAŞ GRUBU: 4-5 yaş
OYUNUN OYNANDIĞI YER: Açık hava.
UYGULAMA: Çocuklar büyük bir halka oluştururlar, yere otururlar. Çocuklar arasından bir bahçıvan ve bir de yaramaz çocuk seçilir. Bahçıvan çiçekleri sularken yaramaz çocuk bahçede dolaşmaktadır. Bahçıvan yaramaz çocuğun yanına giderek ''Sakın çimlere basma, çiçekleri koparma.'' der. Yaramaz çocuk ''Beni yakalamayı başarırsan söylediklerini yaparım.'' der ve koşmaya başlar. Ama yaramaz çocuk hangi hareketi yapıyorsa bahçıvan da aynı hareketleri yapmak zorundadır. Örneğin çocuk iki kez kendi etrafında dönerse bahçıvan da dönecek, tek ayakta koşarsa bahçıvan da tek ayakta koşacaktır. Oyun bu şekilde sürecektir.


Küçük Kas Gelişimi İçin Parmak Boyası:


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder