Pages

6 Mart 2012 Salı

Erken Çocukluk ve Özel Eğitim İlkeleri ve Kurumları - Sayfa 56

Bu ödevimi yapabilmek için İstanbul Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi'ne gittim orada ki kurumun yöneticisi Hüseyin Alper Bektaş ve öğretmen Tuğba Kurt ile görüştüm çok yardımcı oldular.


Yönetici ile olan konuşmam;


-  Personel seçiminde nelere dikkat ediyorsunuz?


-  Öncelikle mezun bölüme bakarım. Sonra okuduğu üniversiteye. Eğer köklü bir üniversitede okumuşsa bir kaç adım öndedir. İstekli olması da gerekir. Çünkü herkes kendi işini yapmayı sevmeyebilir. Benimle kurduğu iletişim de çok önemlidir. Konuşmasının düzgün olması, davranışları bunu gibi bir çok şey. Daha derinlere inersek üniversite hocasını bile göz önüne alırım. Tabii kimseye söylemediğim bazı kriterler de var.


-  Engelli bireyler nasıl kayıt oluyor?

-  Hastanelere gidip tıbbi tanı koyulur. Özrü anlaşılır. 2. aşama da eğitsel tanı için RAM'a (Reahberlik Araştırma Merkezi) gidilir ve özrün derecesi anlaşılır. Oradan getirdikleri raporla kurumlarımıza kayıt olurlar.

-  Bu rehabilitasyon merkezinde kaç öğrenci eğitim görüyor?

-  90 kişi  zihinsel engeli için , 25 kişi yaygın gelişimsel bozukluğu için, 15 kişi özel öğrenme güçlüğü çektiği için, 10 kişi de fiziksel engeli olduğu için kurumumuza geliyor. Yani toplam 140 kişi.

-  Sınıflarınız kaç kişilik?

-  Sınıflarımız birbirinden farklıdır. Bütün öğrencilerimiz grup eğitimi almıyorlar. Öğrencilerin grup eğitimi alıp alamayacağını RAM'lar belirler. Her grup eğitimi alan sınıfın mevcudu da bir değildir. Zihinsel engeli olanlar için en fazla 7, yaygın gelişimsel bozukluk çekenler için en fazla 4, özel öğrenme güçlüğü çekenler için en fazla 6 ve fiziksel engeli olanlar içinse en fazla 4 kişi grup eğitimi görür. Bu rakam kesin değildir, grup eğitimi yalnızca 2 kişi de olabilir. 

-  Hangi okuldan mezun oldunuz?

-  Ankara Üniversitesi, Eğitim Programları ve Öğretim Bölümü mezunuyum. Aynı zamanda Zihinsel Engelli Sınıf Öğretmeni MEB sertifikasına sahibim.

-  Maliyet nasıl karşılanıyor?

- Velilerin RAM'dan getirdikleri rapor sayensinde ücretlerini devlet karşılıyor. Fakat veli çocuğunun gördüğü ders saatinden daha fazla ders görmesini isterse kendisi ödeme yapıyor.

Öğretmen ile olan konuşmam;


-  Ne tür materyaller kullanıyorsunuz?


-  Materyaller çocuğun gereksinimine göre değişir. Okul öncesi çocuklarıyla daha çok kavram öğreniminde yardımcı materyali kullanırken, okul çağı çocuklarında daha çok okuma-yazma, okuduğunu anlama, (cümle düzeyinden bilgi verici metinlere kadar) toplama-çıkarma, problem çözme, dikkati destekleyen materyaller kullanılır. Bazen çocuğun ihtiyacı diş fırçalamak, ayakkabı boyamak, saçını taramak gibi günlük ihtiyaçlar olabiliyor, böyle durumlarda çocuğun gereksinimini karşılayacak materyaller kullanıyoruz. Bir mandal yada ip bile bizim için kullanılacak materyaldir.


-  Bireyin gelişimini nasıl izliyorsunuz?


RAM tarafından çocuğun gereksinimleri doğrultusunda hazırlanan Bireysel Eğitim Programı'ndaki hedeflere odaklanamıyoruz. Bir beceriyi tamamen öğrendikten sonra diğer hedeflere geçiyoruz ve BEP'deki tüm hedefleri sırayla uygulamaya çalışıyoruz. Bazen bazı hedeflere ulaşmak diğerlerine oranla daha fazla zaman alıyor, bazen çocuğun dikkati yeterli olamayabiliyor. Çalışılan her hedef kontrol tablolarına eğer kazanıldıysa + kazanılamadıysa - olarak işaretliyoruz. Kazanılamayan hedefler çocuk hazır bulunduğunda tekrar çalışılıyor. Kazanılanlar ise dönem dönem tekrar çalışılarak öğrenme pekiştiriliyor. 


-  Yaşadığınız zorluklar nelerdir?


-  Zaman zaman RAM'ın hazırladığı program çocuğun ihtiyaçlarına göre hazırlanmamış olabiliyor. Bazen velilerin beklentileri çok yüksek olabiliyor, kimi veliler çok ilgisiz olabiliyor. Kimi aileler çocuklarına yeterince tanımıyor, zaman zaman çocuktaki davranış problemleri (bir çok çocukta mevcut) motivasyon düşüklüğüne neden olabiliyor. Çocuklarımızın bir çoğu özel alt sınıfta veya kaynaştırma öğrencisi olarak eğitim alıyor, çocukların öğretmenleri ilgisiz olabiliyor. Çoğu zaman çocuğun, öğretmenin zaman zaman da ailelerin motivasyonunu sağlamak bizlere düşüyor.


- İletişimi nasıl sağlıyorsunuz?


-  İlk başta göz teması mutlaka gerekiyor, otizimli çocuklarımızda eğitime yeni başşlyan çocuklarda ve çekingen öğrencilerimizde göz teması sınırlı olabiliyor. Seanslarda çocuğa karşı kimi zaman sert, kimi zaman daha yakın ve sıcak davranmalıyız.(Bu davranışı çocuğa göre ayarlıyoruz.) 


- Verilen eğitim eliler tarafından nasıl destekleniyor?


-  Her seansın sonunda çocukların yanında getirdiği ''Aile İletişim Defteri''ne yaptığımız çalışmaları yazıyoruz. Eğer anne yada baba çocukla geldiyse deftere yazmanın yanında sözel olarak onlara anlatıyoruz. Genellikle ailelerle telefonla iletişim kuruyoruz, zaman zaman aileleri boş seanslarımızda çağırıp onlarla görüşüyoruz. Bu şekilde velilerinde eğitime katılmalarını sağlıyoruz.


-  Ne tür etkinlikler yapıyorsunuz?


-  Etkinlikleri çocuğun ihtiyacı doğrultusunda belirliyoruz. Zaman zaman fizyoterapi sınıflarında bazen mutfakta yada banyoda çalışıyoruz. 


Çocuk için doldurulan belgelerden birisi
Öğretmen seanslarından birine katılmamı önerdi, bende büyük bir zevkle kabul ettim. Öğrenci 13 yaşındaydı ve okuma-yazma çalışmaları yapıyordu. Öğretmenin yazdığı yazıyı yazmaya çalışıyor aynı zaman da okuyordu. Onunla sohbet edermiş gibi dersi devam ettiriyordu. Ona yaşını, arkadaşlarının adlarını, bugünün hangi gün olduğu gibi sorular soruyordu. Eşleştirme oyunu oynadı. Hepsini yapabildi. Sonra öğretmen bir kitabı aldı ve öğrenciye bir süre gösterip kitabı kendine çevirip aklında kalan resimleri söylemesini istedi. Öğrenci çoğunu sayabildi, öğretmende onu tebrik etti. En sonda da Aile İletişim Defteri'ni doldurup seansı bitirdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder